Gönderen Konu: Siyasal İslamcılığın Beslendiği Kaynaklar!  (Okunma sayısı 264891 defa)

0 Üye ve 4 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Kurtkaya

  • Otağ Sorumlusu
  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 412
Ynt: Siyasal İslamcılığın Beslendiği Kaynaklar!
« Yanıtla #60 : 14 Kasım 2016 »

Fettullahçıların boşalttıkları kadrolara şimdi diğer cemaatler talip. Ve işin kötüsü göz yumuluyor. Sol dönemde de göz yumuldu, şimdi de.


Şu anda, bırakın bilinenleri, daha önce toplum içerisinde varlık gösterememiş veya bölgesel kalmış adı sanı bilinmeyen mahalle ve hatta sokak cemaat ve tarikatları bile fetullahçılardan boşalan yerleri kapıp, devlet yapısı içerisinde, hayal bile edemedikleri konumlar elde ediyorlar. Bu kapışmada aslan payını Adıyaman Tarikati (Menzil) ve İskenderpaşa Cemaati almakta.
Tecavüzcü müslüm ve uyuşturucu taciri kalkancı bile en muteber şahsiyetler oldular.. Yeterki laik cumhuriyet değerlerine ve Atatürk'e usturupluca hakaret et ve akp sine payanda olduğunu göster, her kapı açılmakta, her devlet imkanı sunulmakta..
Ortak payda Türklüğe, Türk devletine, laik cumhuriyete ve özellikle de Atatürk'e düşman olmaktır.
AKP si bir akrepten kurtuldu belki ama onun yerine yeni akreplerle aynı çuvala girmeye devam ediyor.
Hayatın kanunu bu: Körle yatan, şaşı kalkacak...
Gerçi mevcut iktidarın yapısı, zihniyet ve mayası zaten buna uygun olduğundan akrepler kendisini sokmadığı müddetçe milleti sokmuş, milli ve manevi mukaddesatı hırpalamış umurlarında bile değil...
Bu olumsuz tabloyu görenlerin sayısı çok az ve seslerini duyuramıyorlar. Toplumun kahır ekseriyeti akıl tutulması yaşıyor.
Gerçi başa gelenler, layık olunandan başkası değildir. Demek ki toplum buna layıkmış...
Zaman en iyi hakemdir. Bakıp göreceğiz. Olup biteni ibretle izlemekteyiz.
Tanrı Yüce Türk'ünü Korusun!

Çevrimdışı Üçoklu Börü Kam

  • Otağ Yöneticisi
  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 2314
  • Kök Teñğri Türk'e Kut ve Utku Versin!
Adolf HİTLER ve Propaganda Prensipleri

Dr. Paul Joseph Goebbels, felsefe eğitimi almış bir kişidir. 1933 ve 1945 yılları arasında Hitler döneminde “Halkı Aydınlatma ve Propaganda Bakanı” olarak görev yapmıştır. Bazılarına göre Hitler’in sağ kolu olarak çalışmış ve öylece ünlenmiştir. Tanıtım ve propaganda işlerini yürütürken, dönemin medya unsurlarını kontrol etmesi ile ünlüdür.

Hatta şu sözü sanki bir vecize gibi siyasi tanıtım tarihine yazılmıştır; “Basın, iktidarın kullandığı dev bir klavyedir!”

Goebbels’in Propaganda prensiplerine bir göz atalım;

- Yalan söyleyin mutlaka inanan çıkacaktır. Olmazsa yalana devam edin. Bir şeyi ne kadar uzun süre tekrarlarsanız, insanlar ona o kadar fazla inanırlar.

- Bir insana yalan olsa bile bir söylemi sürekli tekrarlarsanız, o söylemin nereden geldiğini unutur ve kendi fikri gibi benimser ve savunur.

- Söylediğiniz yalan ne kadar büyük olursa o kadar etkili olur ve insanların o yalana inanması da o kadar kolaylaşır.

- Halkı her zaman ateşleyin, asla soğumasına ve düşünmesine izin vermeyin.

- Halk büyük yalanlara, küçük yalanlara göre daha çabuk inanır.

- Hatalı olduğunuzu ya da yanlış yaptığınızı asla kabul etmeyin.

- Asla rakibinizin üstün bir yanı olduğunu kabul etmeyin.

- Asla kendinizden başka birine hareket alanı bırakmayın.

- Asla kabahat ve suç üstlenmeyin.

- Sadece bir rakibinize odaklanın ve kötü giden her şeyin suçunu onun üzerine yıkın.

- Yargı devlet hayatının efendisi değil, devlet politikasının hizmetkârı olmalıdır.

- Bana vicdansız bir medya verin, size bilinçsiz bir halk sunayım.

- Her zaman etrafınızda bir yalaka ordusu bulundurun.

Prestij ve karizma sahibi lider, propaganda işini çok kolaylaştırır. İlk sözü kim ne kadar güçlü ve bağırarak söylerse, o kazanır. Önemli olan aydınlar değil kitlelerdir. Çünkü onları kandırmak çok kolaydır.”

Ülkedeki bütün gazete, dergi ve basın yayın organlarını elinin altına aldı. Öyle ki 2. Dünya savaşında Ruslar Berlin kapılarına dayandığında Alman halkı hala savaşı kazanmak üzere olduklarını sanıyordu.

Ve yenilirken dahi mitinglerinde milyonlarca insan toplanarak ona biat ettiklerini gösteriyordu.

Önceden Alman halkının ”Tanrının Elçisi, Büyük Lider, Büyük Başkan, Büyük Kurtarıcı” gibi sloganlarla yere göğe sığdıramadığı ADOLF HİTLER’in intiharından bir ay sonra tüm gerçekler gün yüzüne çıkmaya başladı.

O aslında sadece çevresindeki silahlı koruma ordusuna güvenen, söylediği her şeyin yalan olduğu, korkak basit bir ruh hastasından başka bir şey değildi.

Alman halkı bunu çok geç anladı, herkes ona tapıyordu ama gün geldi hiç kimse “Ben oyumu ona verdim” diyemedi.

Ne kadar manidar degil mi ?

Yaşadığımız süreç tarihin tekerrüründen ibarettir!

Şu an ülkemizde de büyük bir ustalıkla uygulanan ne kadar bilindik şeyler değil mi?

TÜRK MİLLETİ SİYASAL İSLAM DENEN, O İSLAM'I DA KEMİRİP, KİRLETEN ZİHNİYETİ ve BU ZİHNİYETİN HAYSİYETSİZ TEMSİLCİLERİNİN, GERÇEK YÜZLERİNİ GÖRMEDİĞİ MÜDDETÇE YAŞADIĞI OLUMSUZLUKLARDAN, BIRAKIN KURTULMAYI, DAHA DA BETER OLACAKTIR.

TÜK MİLLETİNİN BEKÂ SORUNU VARDIR!

TÜRK MİLLETİNİN MİLLİ KİMLİĞİNİN YOK OLMASI SORUNU VARDIR!

TÜRK MİLLETİNİN HÜRRİYETİNİ YİTİRME SORUNU VARDIR!

TÜRK MİLLETİNİN TOPRAK KAYBETME SORUNU VARDIR!


Türk Milletinin başına bu sorunları açan en büyük belâ:

SİYASAL İSLAMCILIKTIR!

TTK.
Türk Soyunun Gizli Gücüne İNAN ve GÜVEN!

Çevrimdışı Üçoklu Börü Kam

  • Otağ Yöneticisi
  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 2314
  • Kök Teñğri Türk'e Kut ve Utku Versin!
Dindarlık; her türlü şekilcilikten arınmış deruni psikolojik bir düşünüş, anlayış ve yaşam biçimidir.

Bizim Yunusumuz ne güzel söylemiş:

Dervişlik olaydı taç ile hırka;
Biz dahi alırdık otuza kırka!


Sarıktan, sakala; cübbeden, şalvara kılık kıyafetleriyle abartılı görünümleri ve ağdalı sözleriyle topluma dindar insan profili çizen kahır ekseriyeti kanı ve vicdanı kirli, koyunlarında haç taşıyan; başta pontus artıkları olmak üzere, Türk Milletinden öç almak ortak paydasında buluşan gayr-ı Türk unsurlardır.

Abartılı dindar profili çizen ve çizmekle de kalmayıp dini otorite makamından toplumu yönlendiren Karadeniz kökenli bir çok kişinin köken olarak pontus artığı olması bir tesadüf olmasa gerek.

Ayrıca her mahalle başında yer tutmuş şeyh, mürşit, hoca vs. sıfatlı kişilerin tamamına yakınının da başta kürtler olmak üzere gayr-ı Türk etnik unsurlar olduğu da dikkatimizden kaçmamaktadır.

Şu anda Türk Milletine musallat edilmiş en büyük belâ; Siyasal İslamcılık denen, bizzat İslam'ı da kemiren, soysuzluktur.

Etnik ayrımcı terörü de, toplumu kutuplaştıran klikleri de, ekonomiyi iflasa sürükleyen politikaları da, Türk Milletini ve devletini milletler aleminde itibarsızlaştıran uygulamaları da, muazzez dinimiz İslamiyetin; terörün, cahilliğin, sapkınlığın, sübyancılığın, gericiliğin, beleşciliğin, caniliğin ve terörün kaynağı gibi görünmesinin de tek sorumlu ve faili; o siyasal İslamcı zihniyet ve onun namussuz temsilcileridir.

Siyasal İslamcı uygulamalar nedeniyle Türk Milletinin yarınları tehdit ve tehlike altındadır.

Milletimize; Ulu Atamız Bilge Kağan'ın sözleriyle sesleniyoruz:

"Ey Türk;
Titre ve kendine dön!.."


TTK.
Türk Soyunun Gizli Gücüne İNAN ve GÜVEN!

Çevrimdışı gamze oymac

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 1
Ynt: Siyasal İslamcılığın Beslendiği Kaynaklar!
« Yanıtla #63 : 20 Kasım 2018 »
Balkanlardaki Türk mirasları ve nasıl kullanıldıkları hakkında bir araştırma yapmayı düşünüyorum. Çoğu Osmanlı'dan kalmış özellikle Yunanistan'da evler, konaklar mevcut bizim mirasımız olan ama bu konuda sahip olduğum bilgiler biraz kısıtlı bu bilgileri nereden sağlıklı ve doğru şekilde edinebilirim bilgisi olan varsa benimle iletişime geçebilirmi? Örneğin bu tarz evler [/URL] illa ev olmasınada gerek yok Osmanlı mirasından kalmış gayrimenkul tarzı yerler hakkında araştırmam.

Çevrimdışı Çağrıbey

  • [GÖKBÖRÜ ANKARA]
  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 2199
  • Ne mutlu Türk doğup, Türk gibi yaşayana!
Otağımızın izleyici ve konuklarına yine otağımızın başka bir sayfasında yer alan ve bu konuyla yakından ilgili olan:

FETHULLAH GÜLEN DGM DOSYASI FETÖ

Adlı konuyu takip etmelerini öneririz.

Ne Mutlu Türk doğup, Türk gibi yaşayana!
Saygılarımla...
Çağrıbey.

 

Çevrimdışı Çağrıbey

  • [GÖKBÖRÜ ANKARA]
  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 2199
  • Ne mutlu Türk doğup, Türk gibi yaşayana!
Ynt: Siyasal İslamcılığın Beslendiği Kaynaklar!
« Yanıtla #65 : 19 Aralık 2021 »

Otağımızın izleyici ve konuklarına yine otağımızın başka bir sayfasında yer alan ve bu konuyla yakından ilgili olan:

FETHULLAH GÜLEN DGM DOSYASI FETÖ

Adlı konuyu takip etmelerini öneririz.


Otağımızın izleyici ve konuklarına yine otağımızın başka bir sayfasında yer alan ve bu konuyla yakından ilgili olan:

https://www.hunturk.net/forum/tarikat-ve-cemaat-gercegi-siyasal-islamcilikla-yuzlesme-8367.html

Tarikat ve Cemaat Gerçeği - Siyasal İslâmcılıkla Yüzleşme

Adlı konuyu da takip etmelerini öneririz.

Ne Mutlu Türk doğup, Türk gibi yaşayana!
Saygılarımla...
Çağrıbey.

Çevrimdışı Çağrıbey

  • [GÖKBÖRÜ ANKARA]
  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 2199
  • Ne mutlu Türk doğup, Türk gibi yaşayana!
Ynt: Siyasal İslamcılığın Beslendiği Kaynaklar!
« Yanıtla #66 : 19 Aralık 2021 »
Geçim sıkıntısı, piyasanın allak bullak olması ve belirsizlik insanımızın bir numaralı gündemi olunca akp'sinin başkanı Tayyip Erdoğan:
Andolsun ki sizi biraz korku ve açlıkla; mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle sınayacağız. Sabredenleri müjdele!
Mealindeki Bakara Suresi, 155. ayeti okuyarak milleti sabretmeye çağırdı.

Oysaki aynı Erdoğan çok nadir gözlemyebileceğiniz bir ikilem örneği sergileyip ekonomide henüz kriz yokken:
Bu ülkede insanlar içecek su bile bulamıyordu, onu da biz getirdik.
Demekteydi

Erdoğan'ın mantığına göre varlığı, bolluğu, refahı vs. getiren kendileri, ekonomide kriz olunca da işi, Allah'a havale edip, kendini mesuliyetten dışarı atıp:
Rabbim bizi korku ve açlıkla sınıyor!
Diyerek işi kadere havale etmektedir.

Akp'sinin başkanı Kur'an'dan ayet okumaya başlamışken:
O (Firavun) halkını küçümsedi; onlar da kendisine boyun eğdiler. Gerçekten onlar yoldan çıkmış bir halk idi.
mealindeki Zuhruf Suresi 43/54 Ayetleri de okumalı!

Akp'sinin başkanının mantığına göre, çok şükür ki, şanslıyız ve Allah bizi yoklukla sınıyor.
Ya, muhafazan Allah, her şeye sahip birer kafir olsaydık!


Demek ki halimize şükretmemiz için başka nedenler de varmış!?

Ne Mutlu Türk doğup, Türk gibi yaşayana!
Saygılarımla...
Çağrıbey.

Çevrimdışı Üçoklu Börü Kam

  • Otağ Yöneticisi
  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 2314
  • Kök Teñğri Türk'e Kut ve Utku Versin!
Ynt: Siyasal İslamcılığın Beslendiği Kaynaklar!
« Yanıtla #67 : 26 Aralık 2021 »
Klasik İtalyan edebiyatından bir kesit.

Don Kişot ile Şeytan.
(Don Chisciotte e il Diavolo)

Şeytan, atını mahmuzlamış giderken Don Kişot, arkasından, bağırdı;
-Bir dakika bekle!..
Sana son bir soru daha soracağım. Ondan sonra ne cehenneme gidersen git!.

Şeytan, atının dizginlerini çekti;
-Sor bakalım!
Dedi alaycı bir sesle,
-Ama lafı uzatma, işim acele.

Don Kişot:
-Ormanda savaş naraları atanlar senin adamların mıydı?

Şeytan:
-Elbette...
Benim adamlarım çoktur!


Don Kişot:
-İyi ama, mağripliler gibi, Allah, Allah! diye bağırıyorlardı?

Şeytan:
-Ne sandın ya!..
Şeytan, Şeytan! diye mi bağıracaklardı?

Bizim işimiz bu: Aldatmak, daima aldatmak!..
           
Miguel de Cervantes - Don Kişot

Tarihin bütün dönemlerinde ve bütün topluluklarda, Allah ile ve kutsal değerlerle aldatmak, hep vardı.
Batı toplumları bunun acısını, asırlar boyu, büyük bedeller ödeyerek, çekti ve bir sosyal barış antlaşması olan laiklik vasıtasıyla bundan kurtuldu.
Ancak İslam topluluklarında bunun muhtevası daha başka. Dozajı çok yüksek.
Türk Milleti Cumhuriyetin kuruluşuyla elde ettiği kazanımları terk ederek tersine bir süreç işletip kaderini siyasal İslamcı bir iktidara teslim etti.
Gelişerek ve sistematik bir sinsilikle, daha da şiddetlenip, hayatımızın bütün boyutlarını kuşata kuşata bu günlere dek geldi.

Artık, Allah ile aldatan siyasal İslamcıların, pençesi boynumuzdadir.

Kök Teñğri Türk'e Kut ve Utku Versin!
TTK.
Türk Soyunun Gizli Gücüne İNAN ve GÜVEN!

Çevrimdışı Çağrıbey

  • [GÖKBÖRÜ ANKARA]
  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 2199
  • Ne mutlu Türk doğup, Türk gibi yaşayana!
Ynt: Siyasal İslamcılığın Beslendiği Kaynaklar!
« Yanıtla #68 : 30 Aralık 2021 »
12 Eylül 1980 darbesi MSP'yi kapattı ve başta Erbakan olmak üzere parti yöneticilerini tutukladı.
Bugün Saadet Partisinin başında bulunan Temel Karamollaoğlu gibi parti yöneticileri hapse girerken bir kişi yurtdışına kaçtı:
Kadir Mısıroğlu!
CIA'nın savaştan sonra, Naziler'den İslamcı kadroları devraldığı sır değil.
Nazilerin ve dolayısıyla da CIA'nın İki üsleri var:
Berlin ve Frankfurt.
Kadir Mısıroğlu kısa zaman sonra ailesini de Frankfurt'a getirdi.
1983'te hakkında yurda dön! çağrısı çıkarıldı.
Ama dönmedi.
İngiltere'ye iltica etti.
İngiltere'de koruyucusu vardı:
Şeyh Nazım Kıbrısi!
Hatırlayınız:
Prens Charles'ı Müslüman yaptım; kraliyet ailesi Hz. Muhammet'in soyundan geliyor!
Demişti.
TC öldü!
Demişti:
-700 sene Osmanlı dayandı bunlar 70 senede bitti. Ektiğiniz ekin mevsimlikti.
Demişti.

Dinlerarası Diyalog kapsamında Papa ile sadece Fetullah Gülen mi buluştu?
Şeyh Kıbrısi, Papa 2. Jean Paul ve Papa 16. Benediktus ile görüştü.
İngiliz hükümetiyle yakın ilişkisi sır değildi…
MİT ve Genelkurmay arşivlerinde İngiliz casusu belgesi vardı…
ABD'de yaşayan –Amerika Yüksek İslam Konseyi'nin kurucu başkanı- damadı Hişam M. Kabbani'nin faaliyetlerine girmeyeyim!
Rand Corporation 2007 raporunda, Ilımlı Müslüman Liderler listesinde F. Gülen ile birlikte Rabbani de vardı!
Hele Şeyhi Nazım Kıbrısi önünde diz çöken Malezya Büyükelçisi ABD vatandaşı Merve Kavakçı'nın arkasındaki lobiyi hiç açmayalım!
Mısıroğlu'na dönelim…
Gerek Kadir Mısıroğlu, gerekse eşi Aynur (Aydınaslan) ve çocukları Abdullah Sünusi, Mehmet Selman ve Fatıma Mehlika Nakşibendi Şeyh Nazım Kıbrısi'ye bağlandı.
Fatıma Mehlika, Semamızda Bir Yıldız kitabında şeyhi Nazım Kıbrısi'yi göklere çıkardı.

Ah şu tesadüfler:
– Lozan'da Türkiye'yi en çok zorlayan İngiltere, Lozan zafer değil hezimettir! diye kitap yazan Mısıroğlu'na siyasi iltica verdi!
– Mısıroğlu'nun, İngilizlerin onayıyla Anadolu'ya çıkarma yapan Yunan Ordusu için keşke Yunan galip gelseydi demesini de bu açıdan değerlendirmek gerek, aslında…
İngiltere dış politikası ne ise, -her ikisi de vatandaşlıktan çıkarılan- Şeyh Kıbrısi ve müridi Mısıroğlu hep benzer görüşü savundu!
Diyebilirsiniz ki: Kadir Mısıroğlu Bakırköy Akıl Hastanesi'nde yattı; Cerrahpaşa Hastanesi Psikiyatri Kliniği'nden rapor aldı.
Delidir ne dese yeridir.
Öyel değil ama, haydi öyle olduğunu varsayalım.

Ne Mutlu Türk doğup, Türk gibi yaşayana!
Saygılarımla...
Çağrıbey.

Çevrimdışı Egenin Efesi

  • Gökbörü'nün izinde Tanrı Türk'ü korusun!
  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 178




Biz ne yapıyorsak "Allah yaptırdı!" sözü çok tehlikeli ve de gelecekte bir şeylere altyapı hazırlıyor gibi.
Mesala günün birinde, kandırıldık diyen zevat çıkıp derse ki:
Fetoye geçmişte yardım ve desdek verirken biz değil "Allah yaptırdı" deyince ne olur?

Birincisi fetöye yardım etme işini Allah yaptırdı diyerek Allah'ın haşa fetö'ye desdek verdiğini ve desteklerken bu zevatı kullandığını söylerse ne olur.
Hem fetö aklanır, hem de kendileri aklanır.

Şeytanın şeyhleri olan bu zümreye dikkat..
Tüm şeytanlıkları planlı bunların.

Gökbörü'nün izinde Tanrı Türk'ü Korusun!.
Dün Efe'ydik, Zeybek'tik; bu gün: GÖKBÖRÜ'dür Adımız!