Gönderen Konu: TÜRKÇEYE NASIL KIYDIK?  (Okunma sayısı 76305 defa)

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı 4_hilal

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 401
Ynt: TÜRKÇEYE NASIL KIYDIK?
« Yanıtla #40 : 14 Kasım 2015 »
Aslinda müslüman olanlar biliyor olmalilar, bilmeyenlere de ögretmek gerekir.
Araf Suresi 180.ayetin Türkçesi, "En güzel isimler Allah'indir. Ona bu güzel isimleriyle hitap edin. Allah'in isimleri hakkinda gerçekleri çarpitanlari birakin terkedin."

Halk dilinde arapçasi ile Esma'ül Hüsna denilen sözcükler, Allah'in isimleridir.
Fakat ayette Allah'in isimlerinin manasini çarpitmayin derken kastedilen sey ona baska sözcüklerle hitap etmeyin degil.
Allah'in Esma'ül Hüsna'da geçen 99 isminin belirttigi Allah'in sifatlarini, yani bu 99 ismin mana içeriklerini çarpitmayin, inkar etmeyin, saptirmayin demektir.
Buna göre orada geçen 99 isimde belirtilen ve Allah'in kendi varliginda barindirdigi özellikler, onun "Tanrilik vasfi" (uluhiyyet) ile baslar ve diger güç, sonsuz kuvvet, merhamet, canlari yaratan ve alan olmak, gibi ona has olan özelliklerini inkar etmemek demektir.

Tanri sözcügü herseyden önce uluhiyyet sifatini, Allah olma vasfi yani yaratan olmasini ifade ettigi için, o manada kullanan için Allah sözcügünün mana içerigini karsiliyor. Müslüman olan birisi Allah ismini kullanmayi daha çok seviyorum, tercih ediyorum diyorsa, bu tercihine saygi duyarim.
Fakat mana içerigi olarak Tanri sözcügünün Allah sözcügünün mana içerigini karsilayamadigi iddia edilirse, bunu kabul etmemiz mümkün degil.
Bunu biz kabul etmedigimiz gibi, Allah'in kendisi de kabul etmiyor ve yukarda bahsedilen ayette buyuruyor.

Türkçemizde çesitli vesilelerle, Tanri sözcügü çogul haliyle kullaniliyorsa, o kullanimlarda kastedilen seyin Islam dinindeki tek ilah olmadigi zaten konu içerisinde anlasilir. Kisilerin Tanri sözcügünü ne niyetle kullandigi önemlidir burada.
Allah'i kastediyorsa, Allah dahi kendisinin kastedildigini bilirken, kullara ne oluyor diye sorar, ve bende buna yanarim.

Bir eklemek istedigim de sudur ki, olaki bir müslüman size Esma'ül Hüsna 99 tanedir, Kuran'da geçen isimleridir, bu 99 isme bir 100. baska isim eklenemez diye iddia ederse. Ona diyiniz ki, Kuran'da ve hadislerde de geçen örnegin; Hannan ve Mennan isimleri Allah'in çok sevdigi isimleri olmasina ragmen, Kuran'da geçmesine ragmen, bu 99 içinde yoktur. Yani bu 99 isim evet Allah'in sifatlarini ve özelliklerini belirten isimleridir ama, Allah'in isimleri sadece bu 99'dan ibaret degildir. Aynen ayette buyruldugu gibi, en güzel isimler hep O'nundur, hangi dilde olursa olsun. Farsça Hüda'da Allah'tir, Türkçe Tanri'da Allah'tir yeterki o niyetle kullaniliyor olsun.

TTK,
TTK

Çevrimdışı Kurtkaya

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 412
Ynt: TÜRKÇEYE NASIL KIYDIK?
« Yanıtla #41 : 14 Kasım 2015 »

Tanrı kelimesi-Allah kelimesini birebir karşılamıyor yada bazı noktalarda yetersiz kalıyor.


Değerli turania_25 Kandaşım;
Size otağımızda yer alan aşağıdaki yazıyla yanıt vermek istedim.

Sanırım burada Tanrı tabirini yadırgıyorsunuz.
Arapçada Allah; İngilizcede God, Almancada Godd, Hırvatçada Bog, Romencede Dumnezeu, Rusçada Gor, Farsçada Hüda olduğu gibi Türkçe'de de Tanrı demektir.
Bunda yadsınacak ne var.?
Yani Romen çingenesi kendi dilinde yaratıcısına  Dumnezeu diye yakaracak iş Türk'e gelince Türk kendi dilinde yaratıcısına Tanrı diyemeyecek!?
Dünyanın hiç bir yerinde ve tarihin hiç bir döneminde böyle bir çifte standart ve bir milletin din kisvesiyle kültürel emperyalizme maruz bırakılması ne görülmüş ne de duyulmuş şeydir.
Türkler; içten gelen istekleriyle Müslümanca yaşamak istiyor. Lakin garip Türk'e kendince ve Türkçe Müslümanlık yapmayı bile çok görenler O'nu kutsal istismarlarla Araplaştırmaya çalışıyor.
Bizim karşı çıkışımız bunadır.
Biz Türkçüler diğer insanlara göre Müslümanlaşmakla, Araplaşmanın, dindar olmakla dincilik yapmanın farkını fark ediyoruz ve bu tutum ve davranışımızı anlamayan, algılayamayanlar bizi olduğumuzdan başka değerlendiriyor.
TTK.



Yine iletiizde:


Gramer bakımından arapça, bütün dillerden geniştir.


Demişsiniz.
Araştırın bakın böyle olmadığını Arapçanın özellikle şişirildiğini, Arapça lügatlerde; ağız, şive ve lehçe farklarından kaynaklanan değişik telaffuzların bile ayrı ayrı kelimeler olarak yer aldığını göreceksiniz.
Biz Türkçe deyince sadece Batı Türkilinde konuşulan kısmını anlamıyoruz. Türkçe: Altay Dağlarının eteğinden Macaristan'ın içine kadar uzanan ve toplam dünya coğrafyasının % 60 ını kapsayan uçsuz bucaksız bir alanda yüzlerce şive, ağız, lehçesi olan; kitaplara, lügatlere ve ansiklopedilere sığmayacak büyüklükte bir deryadır.
Antik MU ve İNKA medeniyetiyle yaşayan Kızılderili ve hatta Eskimo topluluklarında bariz şekilde Türkçe akrabalığı ve hatta benzeşmesi dikkate alındığında Türkçenin kapsadığı coğrafya neredeyse dünyanın % 75 ine yayılmaktadır.

Bir büyüğümüzün söylediği gibi:

Alıntı

Bir duygu, bir düşünce, bir düş, bir olgu, bir oluş, bir tanım eğer Türkçe'yle yapılamıyorsa başka bir dille yapılabilmesi olanak dışıdır.
Bir duygu, bir düşünce, bir düş, bir olgu, bir oluş, bir tanım eğer Türkçe'yle yapılamıyorsa bunun iki nedeni vardır. Birincisi bunun var olan dillerde karşılığı yoktur. İkincisi ve gerçek olanı ise o tanımı yapmaya çalışan kişi Türkçeyi yeterince bilmiyordur.



Siz Türkçe konuşmaya özen gösterin Türkçe size kendisini öğretecektir.

Yine bir büyüğümüzün söylediği gibi:

Alıntı

Ağzımızda; anamızın ak sütü gibi, helal ve temiz Türkçe'miz olsun!!!


Ve son söz Ulu Başbuğ Atatürk Atamızdan:

"Türk demek Türkçe demektir!"

Tanrı Yüce Türk'ünü Korusun!

Çevrimdışı turania_25

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 270
Ynt: TÜRKÇEYE NASIL KIYDIK?
« Yanıtla #42 : 14 Kasım 2015 »
Üçoklu Börü Kam kandaşım. Vermiş olduğunuz gayet net açıklayıcı yazı ve görüşlerinizden dolayı teşekkürü bir borç bilirim. Burada anlatmak istediklerimi sunmaya çalıştıysam da ters tepkilerle karşılaştım. Ama katı bir tavır yerine daha ılımlı açıklamalarınız da olabilirdi mühim değil. Fakat anlaşılamadık yada anlaşamadık her ne denirse artık. Türkçe dilini küçümsediğimi düşünmeniz hoş olmadı. Bu tür bir konuyu yazı ile ifadeye çalışmak hem çok zaman alacak hem de anlatılmak istenenler mutlaka yetersiz kalacaktır. Her dil, her hangi bir dile ait olan kelimelerde yetersiz kaldığı bir kanı değil, aleni bir gerçekken... Bu tür cümlelerimi iddia olarak görmeniz sizce de ilginç değil mi? Selamlar...
Bayrak benliğimdir bayrak kimliğim,
Bayrak; öz yurduma öz hakimliğim.

Bahtiyar VAHAPZADE

Çevrimdışı turania_25

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 270
Ynt: TÜRKÇEYE NASIL KIYDIK?
« Yanıtla #43 : 14 Kasım 2015 »
Buraya Dikkat edin:' Şehâdet ederim ki Allah'tan başka hiç bir ilâh yoktur.' Yani ilah sözcüğünün sadece Allah için kullanılacağını şart koşuyor. Ben İllaki Arapçasını söylemek gerekir diyenlerle aynı varlığı kast ederek, bu cümleyi şöyle söylersem: Tanıklık ederim ki Tanrı'dan başka Tanrı yoktur. Şirk mi koşmuş .
 Ben İllaki Arapçasını söylemek gerekir diyenlerle aynı varlığı kast ederek, bu cümleyi şöyle söylersem: Tanıklık ederim ki Tanrı'dan başka Tanrı yoktur. Şirk mi koşmuş olurum yoksa Allah yerine Tanrı diyerek dilimi mi kullanmış olurum.

O.Öcal kandaşım, açıklamalarınız yerinde ve güzel olmuş sağ olun kaleminize sağlık. Yalnız, Allah yerine Tanrı demek sizi şirke götürür diye bir iddiada bulunmak ahmaklık olur ki kast edilen Allah ise... Erzurum'dan bolca selamlar...
Bayrak benliğimdir bayrak kimliğim,
Bayrak; öz yurduma öz hakimliğim.

Bahtiyar VAHAPZADE

Çevrimdışı turania_25

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 270
Ynt: TÜRKÇEYE NASIL KIYDIK?
« Yanıtla #44 : 14 Kasım 2015 »
Kurtkaya kandaşım!

Anlatmak istediğimiz şu ki, başka milletler kendi dilinde kullandığı ve kasdettiği Allah; inancıyla alakalıdır ve buna kendi dilinde karşılık verir. Yani müslümanın kasdettiği Allah başkadır, hristiyanın başka, yahudinin, mecusinin vs başkadır. Çünkü inançla alakalı bir durumdur ve bunu zaten tartışmıyoruz bildiğiniz gibi. Yani Allah kelimesinin karşılığını veren her kelime kullanılabilir bunda zaten hemfikiriz. Kasıt Allah ise bu Tanrı da olabilir ancak, karşı çıktığımız durum sadece şu ki, Tanrı ve tanrılar yada Tanrıçalar var. Bu tür inançlara yönelik Tanrı kelimesi ile Allah ifade edilebiliyorsa bunda kimsenin gocunacak bir şeyi kalmaz zaten...
Bayrak benliğimdir bayrak kimliğim,
Bayrak; öz yurduma öz hakimliğim.

Bahtiyar VAHAPZADE

Çevrimdışı Fatih

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 401
  • Kök Tenğri'nin esenliği bütün Türklerin üzerinedir
Ynt: TÜRKÇEYE NASIL KIYDIK?
« Yanıtla #45 : 14 Kasım 2015 »

Siz dediğiniz BİZ; (her kimsek size göre)


Sayın turania_25 Soydaşım.
Türkçede karşınızdaki kişiye "siz" demek, ötelemek, ötekileştirmek, farklılığını belirtmek anlamından önce saygı, değer verme, ululama anlamlarında kullanılır. Ben de size siz derken saygı kastıyla siz demiştim. Sen demek, özellikle yazışma dilinde, kaba ve uygunsuzdur. İşte Türkçenin inceliği ve zekası da bu noktada da kendisini gösteriyor. Türkçe hiç bir dilde olmadığı şekilde kendi iç zekasına ve diğer kelimelerle kurduğu bağı bu zekayla işleten bir yapıya sahiptir. Türkçedeki bu özellik başka hiç bir dilde yoktur.

Diğer bir hususa gelince:


Kasıt Allah ise bu Tanrı da olabilir ancak, karşı çıktığımız durum sadece şu ki, Tanrı ve tanrılar yada Tanrıçalar var.


Diye yazmışsınız. Doğrudur. Diğer kandaşlarımızın iletilerinde de belirttikleri gibi yabancı dillerden çeviri yapılan kitap ve bilhassa filmlerde Godd, Gor, vb. yerine Tanrı, tanrılar, Tanrıçalar gibi çeviri tercihleri yapılarak Tanrı kavramı binlerce yıldır anlaşıldığı anlamın dışında olumsuz yeni anlam yüklenmelerine maruz kalmıştır. Bu çevirilerde ilah, ilahe, ilahlar, ilaheler denilseydi aynı akıbete İlah kavramının da düşmesi kaçınılmaz olacaktı.
Türk inanç sisteminde hiç bir zaman çok Tanrılı bir anlayış yoktur. İslam inancında da yer alan bazı melek ve özel görevli varlıklara benzer manevi varlıklar Türk inanç sistemini iyice özümseyememiş olan antik Yunan kültür altyapısına sahip oryantalistler tarafından tanrılar, olarak tanımlanmıştır. Tabi tanrılar olunca bunlara birer eş de lazım olacağından Tanrıçalar da oluşturulmuştur. Anlaşılacağı üzere Türk inanç sistemindeki bir, tek, öncesiz ve sonrasız, doğmamış ve doğurmamış olan, her şeye güç yetiren, bir, benzersiz ve sonsuz güç sahibi Tanrı anlayışı yavaş yavaş bulandırılarak öylesine kirletilmiştir ki son zamanlarda Tanrı deyince adeta başka dine ve putperestliğe mensupluk nişanesi gibi algılanmaya kadar varmıştır.
Türk inanç sisteminde tanrılar, Tanrıçalar kavramı hiç bir zaman yokken İslam öncesi Araplarda bunlar bol bol ve neredeyse her kabileye ve kişiye bir tane düşecek kadar çoğaltılmış, erkekli, dişili bir sürü ilahlar ve ilaheler ihdas edilmiştir.
Yani dişili erkekli çok ilahlığın ya da tanrılığın kökeni, her türlü sapkınlık, çirkinlik ve çarpıklığı varlıklarında barındıran antik Yunan ve Araplara dayanmaktadır.

Kök Tenğri'nin esenliği bütün Türklerin üzerinedir.

Çevrimdışı turania_25

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 270
Ynt: TÜRKÇEYE NASIL KIYDIK?
« Yanıtla #46 : 14 Kasım 2015 »
Siz dediğiniz BİZ; (her kimsek size göre)


Bayrak benliğimdir bayrak kimliğim,
Bayrak; öz yurduma öz hakimliğim.

Bahtiyar VAHAPZADE

Çevrimdışı turania_25

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 270
Ynt: TÜRKÇEYE NASIL KIYDIK?
« Yanıtla #47 : 14 Kasım 2015 »
Siz dediğiniz BİZ; (her kimsek size göre)

Bu cümlemizde gönül kırgınlığı oldu ise affola... Lakin, ''siz'' kelimesi bazen kinayeli anlamda kullanılınca, şahsıma ait olan anlam çıkarılabiliyor ama madem ki kasdınız saygı ifadesi idi, o zaman kusurumuzu ve bakış açımızı düzelterek, teşekkürlerimizi iletmek bize has bir duruş olsun :idea: Teşekkür ederim, sağolun...
Bayrak benliğimdir bayrak kimliğim,
Bayrak; öz yurduma öz hakimliğim.

Bahtiyar VAHAPZADE

Çevrimdışı turania_25

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 270
Ynt: TÜRKÇEYE NASIL KIYDIK?
« Yanıtla #48 : 14 Kasım 2015 »
Sayın Fatih Kandaşım;

Şu cümleniz, konu bütünlüğü ve fikir birliği açısından inanın beklentilerimin üstünde bir cümle oldu.

''Anlaşılacağı üzere Türk inanç sistemindeki bir, tek, öncesiz ve sonrasız, doğmamış ve doğurmamış olan, her şeye güç yetiren, bir, benzersiz ve sonsuz güç sahibi...'' bu tanımlamanın adına Tanrı diyorsanız hemfikiriz ki öyle düşündüğünüz aşikar bir durum...
Bayrak benliğimdir bayrak kimliğim,
Bayrak; öz yurduma öz hakimliğim.

Bahtiyar VAHAPZADE

Çevrimdışı Çağrıbey

  • [GÖKBÖRÜ ANKARA]
  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 2202
  • Ne mutlu Türk doğup, Türk gibi yaşayana!
Ynt: TÜRKÇEYE NASIL KIYDIK?
« Yanıtla #49 : 08 Aralık 2021 »
Camiiye gidiyorsunuz.
Kur'ân okunuyor, Arapça!
Dua ediliyor, Arapça!
Namaz kılınıyor, Arapça!
Camii çıkışında, adet olduğu üzere, para toplanıyor.
Camiiye yardım isteniyor, TÜRKÇE!
Görevlilere, her şeyi Arapça yaparken, neden sadece para toplamak Türkçe? Diye sorsan cevap hazır:
- Millet, para yardımı istendiğini, anlamaz!?

Mantık şu:
İnsanlar ibadetlerinde ve Tanrı'ya yakarışlarında, bir papağan gibi, ezberlerini tekrar edecek, ne dediğini bilmeyecek, ne denildiğini anlamayacak, ama aynı mekanda kendisinden para istendiğini anlasın diye Türkçe konuşulacak?
Dünyada; kendi diliyle, ibadet etmeyen/edemeyen tek millet Türklerdir.
Dünyada ne dediğini anlamadan, ibadet ettiğini sanan tek millet Türklerdir.
Türkler, yüzyıllardır uygulanan bir baskıyla, kabiliyetli papaganlara dönüştürülmüştür.

Ne Mutlu Türk doğup, Türk gibi, yaşayana!
Saygılarımla.
Çağrıbey.