G U R B E T (05.11-1954)
Türk Milliyetçiler Derneği’nin kapatılışından sonra, Ankara’da ancak altı sayı çıkarılan bir dergi.
Derneğin kapatılışı Türkçülerin çok üzülmelerine sebep olmuş Genel Merkezdeki yöneticilerin, yurdun dört yanındaki seksen dolayındaki şubenin üyeleri ile bağlantısı kesilmişti. Hem onlarla haberleşmeyi sağlamak, hem de onlara Ankara’yı ziyaretlerinde başvuracakları bir adres oluşturmak için dergi çıkarılmasına karar verildi. Çıkarılacak dergiye bir ad aranırken rahmetli şair Osman Attilâ’nın “Baştan başa” adlı şiirinin bu mısraları hatırlandı:
Hemşehrim, ne sen sor, ne ben açayım;
Sözüm bitmez tasa, tükenmez derttir.
Aynı minval üzre, nere kaçayım?
Bu memleket baştan başa gurbettir…
Yıllardır karşılaşageldikleri olumsuzluklar, Türkçülerde kendi yurtlarında ‘gurbet’i yaşadıkları duygusunu oluşturmuştu. Bu duygunun etkisi ile çıkacak dergiye Gurbet adını vermeyi kararlaştırdılar. İlk sayısının çıkarılması, dergi için bir yönetim yeri ve telefon sağlanması aylıklardan veya harçlıklardan katılan paralarla gerçekleştirilecekti. İlk iş olarak yönetim yeri ve telefon işi çözümlendi. Ulus’ta, Sanayi Caddesindeki Koloğlu Apartmanı’nın, 3. katında, 18 numaralı, sobayla ısıtılabilen, harap dairesi kiralandı: tabiî bir de posta kutusu. Ardından yasal işlemlerin tamamlanmasına girişildi.
Derginin hukukî sorumlulukları, o sırada Ankara Ü. Hukuk Fakültesi öğrencisi olan 2 andamız arasında paylaşıldı. Ayhan Aybar sahiplik, Mustafa Ernam da mes’ul müdürlük görevini üstlendi. Ardından kapak tasarımı yapılması ve yazı sağlanması işine geçildi. Derginin Nisan 1954 başında çıkarılması kararlaştırılmıştı. Ama basma işinde önemli bir güçlük ortaya çıktı: Ankara basımevleri, 1954 seçimleri yüzünden, tümüyle doluydu. Ondan dolayı ilk sayıyı Ankara dışındaki bir kentte bastırma zorunluluğu doğdu. O sırada Eskişehir’de bulunan H. Rıdvan Çongur’un aracılığı ile, oradaki Yeşilnur Basımevi ile anlaşıldı ve Mart ayının ortalarında müsvetteler ona gönderildi. Basma işi sürerken yeni, acı bir talihsizlikle karşılaşıldı. Ankara’daki Türkçü büyüklerden Remzi Oğuz Arık, 04 Nisan 1954 günü, tartışmalı bir uçak kazasına kurban gitmişti. Gurbet’in başyazarlığını da lûtfen kabul eden ve derginin adını taşıyan ilk yazısını da vermiş bulunan Arık Hoca’nın bu beklenmedik yitirilişi bütün Türkçüleri perişan etmişti. Kısa bir panik evresinden sonra, Eskişehir’deki sayının basma işinin, durdurularak ertelenmesine ve ilk sayının ‘Remzi Oğuz Arık Sayısı” olarak Mayıs 1954’te çıkarılmasına karar verildi. Bu ilk sayı, Rahmetlinin dost ve andalarından sağlanan 28 yazı ve demeçle, 44 sayfa olarak çıkarıldı.17 Eskişehir’de bekleyen yazılar da, yeni yazılar eklenerek, 2. sayıyı oluşturdu. Gurbet yayın hayatına böyle talihsizlikler içinde girdi.
Dergi, 24x16 sm. boyutlu ve aylık olarak çıkarıldı. Her sayısı 32+4 sayfa idi. 1. hamur kâğıda basılan kapağı, her sayıda rengi değiştirilen bir logo zemini ve onun sol yandaki uzantısı ile kalan boşluğa konulan ilgi çekici fotoğraflardan oluşuyordu. Kapağın sol yanındaki renkli şerit üzerinde, o sayıda yazı ve şiirleri yayımlananların adları, sayı belirteci ile tarih ve fiyat verilirdi. Ancak, logo zemini kara olarak basılan ilk kapağın resme ayırılmış bölümünde, Remzi Oğuz Arık’ın, kendi el yazısı ile oğlu Oluş’a yazdı_ı “Oğlum: Küçük bir eyi hareket böyük bir eyi niyetten üstündür, unutma! 9.II.1949. R.O. Arık” cümlesi ile “ Remzi Oğuz Arık’ın aziz hâtırası önünde huşû ile eğiliyoruz” sözleri yer alıyordu.
Ancak 6 sayı yayınlanabilen derginin 5’inci sayısı Eylül-Ekim 1954 tarihini taşıyordu. Kasım 1954’te de son sayısı çıkarılabildi. Buna rağmen çok sayıda yazarın ilgi çekici yazıları ve şiirleri yayımlandı.
Gurbet’in ilk sayısında, Remzi Oğuz Arık’ın “Gurbet” adlı başyazısı ile birlikte, Tahsin Tekeli, Edhem Menemencioğlu, İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu, Hıfzı Oğuz Bekata, Lûtfullah Erdem, Şemseddin Günaltay, Necati Akder, Şahap Nazmi Coşkunlar, Hamdi Ragıp Atademir, Fikret Arık, Bedi Ziya Egemen, Mücellitoğlu Ali Çankaya, Abdülhâdi Toplu, Naşit Kızılay, Sofuoğlu M. Zeki, Oğuz Bülent Nayman, Behçet Kemal Çağlar, Osman Attilâ, Ali Uygur, Erhan Löker, Mahmut Aydın Elbeyioğlu, Karamağaralı Halûk, Yılanlıoğlu İ. Hakkı ve Sefercioğlu Necmeddin’in yazıları, Atsız, Cezmi Türk ve Hikmet Bayur’un demeçleri, Yılanlığlu İ. Hakkı ile Sadık Çavuş’un manzumeleri yer alıyordu. Sayfaların boş kalan yerlerine de Arık’ın ilgi çekici yazılarından aktarılan parçalar konulmuştu.
Derginin öteki sayılarında ise, Remzi Oğuz Arık, Necati Akder, Suut Kemal Yetkin, Hüseyin Namık Orkun, Mücellitoğlu Ali Çankaya, M. Şakir Ülkütaşır, H. Rıdvan Çongur, Osman Keskioğlu, İzzet Deliçay, Hikmet Aslanoğlu, Naim Buluç, Celâl Hayri, Abdülkadir İnan, Yılanlıoğlu Fahriye, H. Fethi Gözler, Kâmil Özden, Aclan Sayılgan, Enise Yener, Suat Uzer, Okçuoğlu (Nejdet Sançar), İrfan Alıcıoğlu, Ateşoğlu Mehmet, Macide Vildan Kunter, Safa Ş. Erkün, Osman Ersoy, Halim Baki Kunter, Azmi Güleç, M. Şerif Korkut, Mustafa Necati Sepetçioğlu, Serhadlaroğlu, Tahsin Ünal’ın yazıları, Mustafa Ârif Arık, Rıza Ümit, Suat Uzer, Müşir Kaya Canpolat, Mehmet Turan Yarar, Ayhan İnal, Âşık Cevdet (Arslangül), Cahit Aydoğan, Şemsi Belli, Azmi Güleç, Osman Bolulu, Nurettin Özdemir, H. Rıdvan Çongur, Bumin Ay, Ârif Nihat Asya, Nahit Güçlü, Sabri Tandoğan, Ahmet Petekçi, Erol Yahya Bensoy, T. Turan Atasever, Şahinkaya Dil, Ali Püsküllüoğlu, Yılanlıoğlu Fahriye, Fahri Ersavaş, Erdil Özkan, Mehmet Gökalp, Kaya Özdemiroğlu, Kubilay Görür, Hikmet Tanyu, Behçet Kemal Çağlar, Özgül Özgüven, Nahit Güçlü, Ali Rıza Özer ve Kadir Pencaplıgil’in şiirleri yayınlandı. Son sayısında, Necati Akder’in “Ziya Gökalp ve ötesi” adlı 16 sayfalık incelemesi de ek olarak verildi.
Dergi, sağlanabilen anaparanın tükenmesi ve bayi engelinin aşılamaması üzerine, 6. sayıdan sonra kapanmak durumunda kaldı. Fakat yönetim yeri, telefonu ve posta kutusu uzun süre Türkçülerin haberleşmesine ve görüşmesine hizmet etti.
Kaynak:
TURANİA.NET